Günvakti Köyü
 Ana Sayfa
 Günvakti Köyü
 Günvakti Gençlik
 Köyümüzün Tarihçesi
 Askerlerimiz
 Hava Durumu
 Merkez Köy Imami
 Köy Muhtari
 Kavakça Mh. Imami
 ILETISIM
Günvakti Köyü Derneği
 YÖNETIM KURULU
 Tüzügümüz
 Dernek Faaliyetleri
 Etkinliklerimiz
İnteraktif Bölümler
 Resim Galerisi
 Video Galerisi
 Konuk Defteri
 Forum
 Link Panosu
 Üyelerimiz
 Firma Rehberi
Üyelik Sistemi
Kullanıcı Adı:
Şifre:
Beni Hatırla   
Üye Ol - Sifremi Unuttum
Ad :
Email :
Mesajınız :
  kadir karaman
  Tüm Islam Aleminin hemserilerimin ve dostlarimin Cuma günü mübarek olsun hayirli cumalar.hayirli bol kazançlar dilerim saglikli huzur içimde   ......
  kadir karaman
   Tüm Islam Aleminin hemserilerimin ve dostlarimin Cuma günü mübarek olsun hayirli cumalar.hayirli bol kazançlar dilerim saglikli huzur içimd   ......
  kadir karaman
  HAYIRLI CUMALAR   ......
 
Şu An 3:12:35 AM - 9/20/2024
Forum Ana Sayfa » » Son Açılan Konular » Son Cevaplanan Konular
Bölüm Hakemleri :
Kayıt bulunamadı!
YazanMesaj
seyda
[ÇöL Çiçegi]


Kayıt Tarihi : 9/6/2008 1
Yer : Istanbul
Mesaj Sayısı : 286
   39700
Ates Gecesi - Özet - Resat Nuri Güntekin
Forumdaki konuları normal okuyabilmeniz için üye girişi yapmalısınız.

KITABIN ÖZETI:
Murat Bey Milas’a sürgün gönderildigi gün onu kaymakam bey karsiladi. Kaymakam Murat Bey’i gördügünde basta sasirarak sürgün sen misin çocugum dedi. Çünkü Murat Bey fiziki görünüsüyle yasindan oldukça küçük gösteriyordu. Kaymakam kisa bir zaman sonra yanindakileri (Doktor Selim Bey’i, Ceza Reisi Akif Bey’i) Murat Bey’e tanitti.
Fakat zaman geçtikçe alismaya basliyordu. Mahalledeki kizlarinda Murat Bey’e oldukça fazla ilgi göstermesi, onun daha çabuk mahalleye isinmasinda yardimci oldu. Murat Bey Varvar Dudu adinda, kirk yaslarinda dul bir kadinin evinde kaliyordu. Varvar Dudu Murat Bey’i zamanla oglu gibi sevmeye basladi. Onun üstüne o kadar düstü ki, Murat Bey ‘de Varvar Dudu’yu annesinden farksiz görmeye basladi. Dürüstlügü, sayginligi ile tüm mahallenin sevgisini kisa sürede kazandi. Bir gün kaymakam, Selim Bey ve Murat Bey bir iki kadeh içmeye gittiler. Murat Bey yasi itibariyle kaymakam ve Selim Bey’den küçük olmasina ragmen, onlara ayak uydurabiliyordu. Hatta kaymakam, içkininde tesiri olsa gerek Murat Bey’e ‘Murat Bey çocugum, diyordu, sen artik yasin itibariyle olmasada vaziyetin itibar, yle koskoca erkeksin…Beyhude riyakarlik yapmayalim…’dedi. Bu sirada Murat Bey mahallede çesitli muzurluklara da baslamisti. Murat Bey uzun boylu, yesil gözlü, yakisikli bir gençti. Murat Bey önce Stematula isminde bir genç kiza ilgi duydu. Stematula pek güzel olmamasina karsin, bakislariyla insani büyülüyebiliyordu. Murat Bey’de basta o bakislara kendini kaptirdi. Stematula’da gözlerini Murat Bey’den alamiyordu. Stematula gitgide Murat Bey’e asik olmayabasladi. Her zaman onu izliyor, sirf onu görmek için günde üç bes kez Varvar Dudu’nun yanina geliyordu. Fakat zamanla Murat Bey, Stematula’dan sogudu. Onun kendisinin pesinden hiç ayrilmayisi, sirf kendisini görmek için evine üç bes defa gelmesi Murat Bey’i rahatsiz ediyordu. Stematula Murat Bey’i kiskandigindan mahalledeki diger kizlar hakkinda, Murat Bey’e asilsiz dedikodular ediyordu. Onlar hakkinda yalan yanlis bilgiler vererek Murat Bey’in onlardan sogumasini istiyordu. Fakat zaman geçtikçe Murat Bey, Stematula’nin asil yüzünü amlamaya basliyordu. Ve zamanla mahallenin neseli kizlarindan birisi olan Rina’ya gönlünü kaptirdi. Rina güzel bir kizdi.

Murat Bey bir aksam Rina’ya kasabanin kilise meydanina hayli uzak bir yerde rastladi. Ikisi birlikte mahalleye kadar geldiler. Ertesi aksam Rina’ya hemen hemen ayni yerde, ikinci kez tesadüf etti. Murat Bey’in o aksam Rina’ya karsi içinde bir seyler kaynamaya basladi. Bir gün Varvar Dudu. Murat Bey’in serefine evlerinde bir ziyafet tertip etti. Herkesi bu ziyafete davet etti. Yemekte Rina ile Murat Bey hep göz gözeydiler. Stematula bunun farkinda idi fakat hiç bir sey yapamiyordu. Ama bir sey yapmak için firsat koluuyordu. Bir ara Rina, Murat Bey’bir sey anlatmak istemis ve sesini digerlerine isittirmemek istiyor bir tavirla Murat Bey’e yüzünü yaklastirdi.
Kasabanin baska taraflarindan da bir çok Müslüman ve Yahudi seyirciler geldigi için Kilise Mahallesi her zamandan fazla kalabalikti. Stematula Murat Bey’i zorla yortu gecesine götürdü. Yortu gecesi kilise tiklim tiklim dolmustu. Bir ara Murat Bey’le Stemaluta bahçeye dolasmaya çiktilar. Murat Bey bir anda kendisini tanimadigi bir çok kizin arasinda buldu. Içlerinde birisi Murat Bey’in ilgisini çekti. Biraz ileride bir agaca arkasini dayamis, yüzü dallarin karanligi içinde kaybolmus, eglencenin uzak bir seyircisi kalmaktan baska bir sey istemiyor gibi gir hali vardi. Murat Bey Stematulayi yanina çagirarak ona kim oldugunu sordu ve Yunanistandan geldigini ögrendi. Murat Bey onun yanina asarak tereddüt içinde bir seyler söylemeye basladi. O da Runca birseyler söyleyerek Murat Bey’e cevap verdi. Murat Bey onun Rumca konusalarindan bir sey anlamayarak geri çekilecegi sirada Stematula Murat beyin imdadina yetisti ve ikisi arasinda tercumanliga basladi. Kalabaligin arasinda ilerlerken, kibar matmazelin ona göz ucuyla baktigini yakaladi. Biraz evvel ona karsi bu kadar soguk bir vaziyet aldiktan sonra bu bakisin niçin oldugunu anlayamadi. Yakalandigini anlayinca birdenbire gözlerini kaçirmasi, hatta bunu da kafi görmeyerek diregin arkasina saklanmak ister gibi bir jest yapmis olmasi da manaliydi. Murat Bey yortu gecesinden sonra hep o kibar matmazeli düsünür oldu. Her yerde onun hayallerini görmeye basladi. Murat Bey yerinde duramiyor, mutlaka o matmazeli birdaha görmek istiyordu. Stematula’ya onun kim oldugunu, onun hakkinda daha detayli bilgi toplamasi için rica etti. Stematula’da Murat Bey’e söz verdirerek onun gerçek kimligini yani onun bir Yunanli degil Osmanlili oldugunu Doktor Selim Bey’in kardesi oldugunu söyledi. Aradan bir kaç hafta geçti. Selim Bey Murat Bey’i yemege davet etti. Selim Bey’in bu daveti Murat Bey’i çok sevindirdi.
Murat Bey kendinden, annesinden, babasindan bahsediyordu. Bir an Selim Bey, Murat Bey’in anlattiklarina göre, onun babasini hatirlar gibi oldu. Evet Murat Bey’in babasi zamaninda Selim Bey’e çok büyük yardimlar yapmis, onu ve ailesini bir çok kez çesitli tehlikelerden korumustu. Bunun üzerine Selim Bey, Murat Bey’i kendisine daha yakin görüyor, ’babanin zamaninda bize çok büyük yararlari oldu, artik sen de benim bir kardesimsin ‘diyordu. Bu duruma Murat Bey çok sevindi. Bu sayede Selim Bey’in evine sik sik girebilecek Afife’yi daha sik görebilecekti. Zaman su gibi akip geçiyordu.
Murat Bey’in Afifeye karsi sevgisi gitgide büyüyordu. Murat Bey biraz rahatsizlaninca, Selim Bey onu kendi evlerinde agirlamaya karar verdi. Murat Bey biraz çekindi ama Selim Bey israr edince kabul etmek zorunda kaldi. Aslinda bu Murat Bey için daha iyi oldu. Kendiside bunun farkindaydi. Bu sayede Afife’yi her gün görebilecekti. Murat Bey’e köskte bir oda hazirlandi. Murat Bey’le genelde Afife Hanim ilgileniyordu. Sabah kahvaltilarini yatagina kadar getiriyor, adeta bir çocuk bakicisi edasi ile Murat Bey’e ilgi gösteriyordu. Bu Murat Bey’inde hosuna gidiyordu. Bu yakinlik Murat Bey’I Afife Hanim’a daha da siki bagladi. Artik Murat Bey Afife’den baska bir sey düsünemiyordu. Onunla yatiyor, onunla kalkiyor, nereye baksa onu görür gibi oluyordu. on bes gün aradan sonra Murat Bey yavas yavas ayaga kalkmaya basladi. Zaman zaman Afife Hanim’la bahçeye çikip. o küçücük bahçede sanki bir ormanda dolasir gibi saatlerce dolasiyorlardi. Bazen Murat Bey kendini üzgün gösteriyor, Afife Hanim’in ona neyin var, neden böyle üzgün duruyorsun, yoksa bir derdin mi var demesini istiyordu. Istedigide oldu. Afife Hanim daha da ileri giderek, sanki kendisini sevdigini biliyormus gibi, neyin var, yoksa asikmisin diye sorular soruyordu. Bunun üzerine Murat Bey kendi kendine acaba onu sevdigimi biliyormu diye düsünüyor, bazende Afife Hanim’in sen benim kardesimsin, bir derdin varsa söyle demesi, Murat Bey’i hayal kirikligina ugratiyordu. Günler böylece geçip gitti. Murat Bey’in ayagi tamamen iylesti ve kendi evine geri döndü. Ama hala Afife’yi düsünüyor, onu görebilmek için Afife’nin yolunu gözlüyordu.
Uzun bir süre Murat Bey’le, Afife Hanim hiç görüsmediler. Murat Bey’in sürgün zamani bitti ve Istanbul’a ailesinin yanina geri döndü. Aradan yillar geçti ama Murat Bey’in sevgisi asla ölmedi. Murat Bey otuzbes yaslarina gelmisti. Afife Hanim bir gün ansizin Istanbul’a geldi. Selim Bey rahmetli olmustu. Afife Hanimin Murat Bey’den baska hiç tanidigi kalmamisti. Murat Bey!in annesi zamaninda ogluna çok büyük iyilikleri olan Afife Hanim’I çok iyi karsiladi ve tipki bir anne sevkatiyle onu bagrina basti. Afife ile Murat Bey basta birbirlerine yabanci iki kisi gibi hareket ediyorlardi. Afife Hanim ‘in yüzünde çizgiler belirmis, göz kapaklarinin alti morarmaya baslamisti. Fakat hala eski güzelligini koruyordu. Birkaç gün sonra Afife Hanim, Murat Bey’le konusmak istedigini söyledi. Afife Hanim çok heyecanliydi. Yillar sonra Murat Bey’I sevdigini ona itiraf edcekti. Sonunda Afife Hanim’da onu sevdigini söyledi. Yillar sonra Murat Bey’in istedigi sey olmustu. Ve bundan sonra hiç ayrilmamacasina birlikte oldular.


YaLnizLigim bir çigLikti Hepiniz mi Sagirdiniz..!
Yukarı Bu Konudan Şikayetçiyim.!


Sayfalar :

Forumdaki konulara cevap yazabilmeniz için üye girişi yapmanız gerekmektedir.


 
   Ana Sayfa    Foto Galeri    Ziyaretçi Defteri    Iletisim