|
|
| kadir karaman |
| Tüm Islam Aleminin hemserilerimin ve dostlarimin Cuma günü mübarek olsun hayirli cumalar.hayirli bol kazançlar dilerim saglikli huzur içimde
......
|
| kadir karaman |
| Tüm Islam Aleminin hemserilerimin ve dostlarimin Cuma günü mübarek olsun hayirli cumalar.hayirli bol kazançlar dilerim saglikli huzur içimd
......
|
| kadir karaman |
| HAYIRLI CUMALAR
......
|
|
|
|
|
| Yazan | Mesaj |
CoSKun
[Her Daim (+)]
Kayıt Tarihi :
11/29/2007
Yer : Her Yer
Mesaj Sayısı : 369
|
|  39464
|
|
 |
| Takintilarinizi Sakin Takmayin!.. |
Forumdaki konuları normal okuyabilmeniz için üye girişi yapmalısınız.
Baslangiçta masum gibi görünen takintilar, zaman içinde ciddi kaygilara ve psikolojik rahatsizliklara neden oluyor. Zamaninda fark edilen takintilarin üzerine gidilmeli. Aksi halde takinti, taki olmaktan çikip dögmeye dönüsüyor.
Ufuk Üniversitesi Tip Fakültesi Dr. Ridvan Ege Hastanesi'nde Uzman Psikiyatrist Dr. Yasemen Isik Taner, halk arasinda ''takinti'' olarak bilinen ''Obsesif Kompulsif'' hastaliginin erken dönemde tedavi edilmesi gerektigini vurgulayarak, bu hastalik tedavi edilmediginde kisinin yasam biçimini ve islevselligini etkiledigini söyledi.
Her saglikli bireyin çesitli takintilari olabilecegini ifade eden Taner, takintilarin hastalik olarak tanimlanabilmesi için bunlarin çok yogun olarak yapilmasi ya da takintilara günde en az 1 saatin ayrilmasi gerektigini kaydetti.Taner, yapilan bir arastirmaya göre, Türkiye'de kaygi bozuklugunun görülme sikliginin ergenlerde ve çocuklarda 8-16 yas arasinda yüzde 10 oldugunu, ortalama yasam boyu yayginliginin ise yüzde 2-3 arasinda degistigini söyledi. Eriskin hastalarin üçte biri ile yarisinda hastaligin çocukluk döneminde basladiginin tespit edildigini belirten Taner, ''Tedavi edilmediginde baska bir hastaliga dönüsmez ama kisinin islevselligini o kadar etkiler ki, kisinin arkadas, is, aile iliskileri zarar görür. Bu nedenle, erken dönemde tedavi edilmesi lazim'' diye konustu.
ÇEVRESEL FAKTÖRLER ETKILI
Takinti hastaliginin, beyin kimyasindaki bir bozukluktan kaynaklandigini anlatan Taner, sorumluluk duygusu yüksek olan, çabuk endiseye kapilan, gergin, karamsar, içe dönük, mükemmeliyetçi, ayrintici kisilik yapisina sahip insanlarin hastaligina daha yatkin olduklarini vurguladi. Taner, çevresel faktörlerin de hastalikta rolü olduguna dikkati çekerek, ''Çocuklarini çok sik elestiren, suçlayan, onlardan kusursuz olmalarini isteyen, ayip ve günah gibi kavramlari abartili biçimde asilayan ailelerde takinti hastaligina sik rastlanmaktadir'' dedi.
Hastaligin, aile ve okulda sorun yasanmasi durumunda, ergenlik döneminde, kiz-erkek iliskisinde daha yogun olarak görüldügünü belirten Taner, uygulanan tedavi yöntemleri kadar, aile bireylerinin de sorunu nasil ele aldiginin çok önemli oldugunu söyledi. Taner, ''Örnegin, anne, her tuvalete girdiginde iç çamasirini çöpe atan ve yenisini giyen çocuga karsi çikmiyor ve istegini yapmasina izin veriyorsa hastaliga ortak oluyor demektir. Bu gibi durumlarda bir uzmana danismali'' diye konustu.
OBSESYONLAR... KOMPULSIYONLAR...
Taner, kisinin istegi disinda aklina gelen, sikinti ve rahatsizlik veren, saçma oldugunu bildigi halde akildan atilamayan ve yinelenerek sürekli hale gelen düsüncelerin ''obsesyonlar'', bu düsünceleri yok etme çabasiyla gerçeklestirilen davranislarin ise ''Kompulsiyonlar'' olarak adlandirildigini söyledi.
Obsesyonlarin çok çesitli oldugunu ifade eden Taner, en fazla temizlik, kontrol etme, sayma ve din ile ilgili takintilarin görüldügüne dikkati çekti. Taner, kirlenme ile ilgili takintilarda, kisinin bulundugu ortamdaki kan, idrar, tükürük, ter, meni ya da mikrop bulasacagi süphesi içine girerek, ''Elimi buraya sürdüm ben hasta olur muyum'', ''Kapiya dokundum bana bir mikrop geçmis midir'', ''Birinin girdigi tuvalete girdim bir sey olur mu?'' gibi sorularla zihnini mesgul ettigini söyledi. Dinsel ya da ahlaksal takintilarda ise ''Ben Allah'a küfreder miyim?'', ''Ben seytanin adami miyim?'', ''Söyle davranmazsam anne ve babama bir sey olur mu?'', ''Su kadar dua etmezsem biri ölür mü?'' gibi düsüncelerin akla geldigini belirten Taner, süphe-emin olamama ile ilgili takintilarda ise kendisinin ya da yakinlarinin basina kötü bir sey gelecegi, bir seyi eksik ya da yanlis yaptigindan süphe etme gibi durumlarin söz konusu oldugunu söyledi.
Taner, ''Odadan çikarken elektrigi kapattim mi?'', ''Evden çikarken kapiyi kilitledim mi?'' sorularinin kisinin zihnini sürekli mesgul ettigini ve kontrol etmeye zorladigini dile getirdi. Cinsel konularda ise ''karsisindaki ile konusurken onun cinsel organina bakmaktan endise etme, karsisindakilerle konusurken uyarilmaktan korkma, homoseksüel oldugundan endise etme'' gibi takintilar olabildigini anlatan Taner, sayma ile ilgili takintilarda da her sey belli bir sayida yapilmadiginda kötü bir sey olacagina inanildigini, kimi zaman da her seyin belli bir düzen ve simetri içinde durmasi gerektigine yönelik takintilarin olabildigini kaydetti.
DAVRANISLAR, KAYGIYI GEÇICI BIR SÜRE YATISTIRIR
Taner, kompulsiyonlarin kaygiyi geçici bir süre yatistirdigini ifade ederek, ''Kompulsif davranislar, kaygiyi geçici bir süre yatistirir. Bazen günün büyük bölümünü kaplayarak hastanin islerini gerçeklestirmesini engeller, is ya da okul basarisini düsürür, sosyal iliskilerini bozar'' dedi. Temizlik konusunda ''çok uzun zaman tekrar tekrar el yikama, banyo yapma, her yeri oturulmayacak derecede islanacak sekilde temizleme gibi davranislar'' görülebildigini anlatan Taner, takintida hirsiz girebilecegi, yangin çikabilecegi gibi düsüncelerle tekrar tekrar kapinin ve ocaginin kontrol edilebildigini belirtti. Taner, araba plakalarini okuma, kaldirim taslarini sayma ya da baskasinin kullandigi esyayi belli sayida yikama gibi sayma ile ilgili takintilarin da davranisa dönüsebildigini kaydetti.
Taner, belli sorulari sürekli sorma gibi davranislarin da takinti olarak kabul edilebilecegini sözlerine ekledi.
TEDAVIDE ILAÇ VE DAVRANIS TERAPILERI UYGULANIYOR
Teshisin, hasta ile yapilan psikiyatrik görüsme sonucu konulabilecegini ifade eden Taner, herhangi bir laboratuvar arastirmasi ya da radyolojik tetkik yapmanin hastaligin teshisini koymaya katkisi olmadigini söyledi. Taner, hastaliginin tedavisinde ilaç ve çesitli davranis terapileri uygulandigini belirterek, takintiya neden olan düsünceden uzaklasilmayip, düsüncenin davranisa dönüsmesine izin verildigi sürece takintidan kurtulmanin mümkün olmadigini kaydetti.
Davranis tedavilerinde, kademeli olarak kisinin takintisinin üstüne gidildigini anlatan Taner, ''Örnegin, elinin kirlendigine yönelik takintisi olan birine, önce elini kirli masaya dokundurtuyor ve 2-3 dakika o sekilde beklemesini sonra yikamasini sagliyoruz. Daha sonra bu süreyi uzatiyor, ardindan masa disinda daha pis yerlere dokundurtuyor, örnegin bazi hastalarin ellerini çöpün içine sokmasini ve bekletmesini sagliyoruz. Bu korkuyla bas basa kaldiginda, hastalarin baslarda kaygisi yükselse de zaman içinde hastalik yok oluyor'' diye konustu
|
|
|
| Yukarı |
|
Bu Konudan Şikayetçiyim.!
|
|
_AnArchy_1903
[BESIKTASK]
Kayıt Tarihi :
11/29/2007
Yer : ISTANBUL
Mesaj Sayısı : 811
|
| 1/17/2008 7:00:47 PM
|
| |
Forumdaki mesajları normal okuyabilmeniz için üye girişi yapmalısınız.
takintilik çok kotu bisley ya mutlaka herkezin bi takintisi vardir benimde tabiki ama vazgeçemiyoruz...
|
|
KANLARIMIZ KIZILAYA,ORGANLARIMIZ FENERE HELAL OLSUN:=)...ÇARSI...HERKEZE NASIP OLMAZ BESIKTASLILIK........... |
| Yukarı |
|
Bu Mesajdan Şikayetçiyim.!
|
AykutKaragoz
[Agrasif]
Kayıt Tarihi :
12/1/2007
Yer : Istanbul
Mesaj Sayısı : 98
|
| 1/19/2008 6:45:23 PM
|
| |
Forumdaki mesajları normal okuyabilmeniz için üye girişi yapmalısınız.
Takintilarimi seviyorum ........
|
|
((FITIL AGANIN TORUNU KARAGÖZ))
Bir Insanin Onuru Mensubu Oldugu Milletin,Yüceligi ve Serefi ile Esdegerdir..! |
| Yukarı |
|
Bu Mesajdan Şikayetçiyim.!
|
|
|
Forumdaki konulara cevap yazabilmeniz için üye girişi yapmanız gerekmektedir.
|
|
|
| |
|
Ana Sayfa
